FAZLA BİR ŞEY İSTEMİYORUZ...

S.D.B: Kısaca sizi tanıyabilir miyiz?

M.A: Kazımpaşa Mahallesi Muhtarıyım. Doğum yerim Mardin ama 30 senedir Kazımpaşa'da yaşamaktayım.

S.D.B: Kaç dönemdir muhtarlık görevini yürütüyorsunuz? Bu işi seviyor musunuz?

M.A: Bu ikinci dönemim. Muhtarlıkta 6 seneyi bitirdim. Muhtarlığı severek yapıyorum. Her şeyden önce mahallemi seviyorum. 

S.D.B: Mahallenizin şu anki nüfusu ne kadar?

M.A: Mahallemizin 7 bine yakın nüfusu var.

S.D.B: En çok karşılaştığınız sorunlar nelerdir?

M.A: Eğitim, ulaşım, sağlık konularında çok büyük sıkıntılarımız var. Çünkü mahallemizin konumu ve gelir düzeyi belli. Herkesin altında aracı yok. Bu nedenle hastaneye ulaşım konusunda çok sıkıntı çekiyoruz. Bu tür yerlere giden bir araç olsa daha iyi olur. Ayrıca belediyemizin yapmış olduğu daha önce cezaevi olarak kullanılan bir yerimiz var. Planlarda Kültür Merkezi olarak görünüyor. Ama herhangi bir faaliyet yok. Mahallemizin ihtiyaçlarına uygun bir biçimde faaliyete geçmesini istiyoruz. Buranın engelliler merkezi yapılması talebimizi belediyeye ilettik. Engelli merkezi olmuyor ise sağlık ocağı olmasını istiyoruz. Hiçbir şey olamıyorsa yıkılıp yeşil alan, park veya futbol sahası olarak düzenlensin. Mahallemizin böyle bir alana çok ihtiyacı var. Bunların yanı sıra en önemli sorunumuz da aşağı mahallerden gelen çöp ve molozların mahallemize atılması. Vatandaşların döktüğü çöpten ziyade artık belediye kamyonlarının da çöp döküyor olmaları. Vatandaşlar bize belediye de çöp döküyor diye şikayette bulunuyorlardı ancak biz buna inanmıyorduk. Kendi gözlerimle gördükten sonra söyleyecek söz bulamıyorum. Ayrıca buraya çöp dökerken kanalizasyon kapağını da kırıyorlarlar. İZSU daha yeni yaptı. Ama yine biri çöp dökerken kıracak. Oysa biz bu konuda artık köklü çözüm istiyoruz. Buraya çöp moloz dökülmesi yasaktır şeklinde küçük bir tabela dikilmesi ve kimsenin gözünün yaşına bakmadan ceza yazılması gibi önlemlerle bu sorun giderilebilir. Bunların yanında Hıdırellez zamanı inanışa göre senede bir ziyaretçi akınına uğrayan Hıdır Dede Türbesi çevresinin temizlenmesini, duvarlarının yükseltilmesini, korkuluklarının yapılmasını, eski bile olsa bordür

taşı döşenmesini istiyoruz. Hurdacılar da burada bakır yakıyor. İtfaiye bizden bıktı. İşi pratiğe dökmüşler ben yakarım, itfaiye söndürür, sönünce ben alacağımı alırım diyorlar. Tepkiyi biz Atatürk Mahallesinden alıyoruz. Bütün kara dumanlar yukarı çıkıyor. Artık bu çarpıklığa bir çare bulmak lazım.

S.D.B: Mahalle sakinlerinizden gelen en yoğun talepler neler?

M.A: Demin de dediğim gibi sağlık ocağı ve hastaneye ulaşım. Sağlık ocağı için yerimiz de var. Belediye bir sürü masraf yapmış ve boş duruyor. Bölünmüş odaları var. Başında bekçi olmadığı için tavanlarını söktüler. Bu mekan şu an kaderine terk edilmiş durumda.

S.D.B: Mahallenizde çocuklara ayrılmış

parklar var mı?

M.A: Yok. Aslında Askeriyenin orada Kubilay Anıtına çıkılan yolda bir yer vardı. Şu an bizim talebimizle yeşil alan yapıldı. Bir ara park olmasını istedik. Belediye de yapmaya niyetlendi. Bir kaç kendini bilmez parka konulan salıncakların merdivenlerini çaldılar. Parka yakın oturanlar da bu kişilerden şikayetçi oldu. Bu böyle olmayacak dedik ve sadece yeşil alan olarak kaldı. Yoksa belediyenin iyi niyetli böyle bir girişimi olmuştu.

S.D.B: Kentsel dönüşüm konusundaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

M.A: Bizim mahallemizin kentsel dönüşüme girmesi mahallemizde çok şeyi değiştirip geliştirecektir.

Son zamanlarda bu konu hiç gündemde yok. Oysa bizim bu konuda beklentilerimiz var. Kazımpaşa, Ahıdır Mahalleleri kentsel dönüşümü bekliyor. Çarşıya inince her tarafın değiştiğini görüyoruz. Bu arada evi yıkılan, yanan oluyor. Evini tekrar yaparken belediye yeniden ruhsat vermediği için bu insanlar su alamıyor. Kaçak su kullanmak zorunda kalıyorlar. Kentsel dönüşüm gelirse ne kaçak elektrik ne kaçak su kalır. Her şey düzene girer.

S.D.B: Menemen Belediyesi ve Menemen Belediye Başkanı Sayın Tahir Şahin ile ilişkileriniz ve iletişiminiz ne durumda?

M.A:  Bu aralar ilişkilerimiz ve görüşmelerimiz pek sık değil. Görüşmekte çok sıkıntı çekiyoruz. Aldığımız randevulara geç dönülüyor. Veya gittiğimizde her şeyin çözüleceğini söylüyorlar ama biz çözülen pek bir şey şey göremiyoruz. Biraz daha ilgi bekliyoruz.

S.D.B: Menemen Belediyesinden acil çözüm bekleyen sorunlarınız var mıdır? Varsa nelerdir?

M.A: En acil çözüm bekleyen sorunumuz moloz ve çöp dökümü. Mahallemizin dört yerinde var. Türbe etrafı, Sefer beyin tarla, aşağıda orman mevkii ve askeriyenin karşısı.

S.D.B: Valilik ve İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ilgili beklentileriniz var mı? Varsa nelerdir?

M.A: Kayaalp Sokağa bağlı yola asfalt dökülmesini istiyoruz. Büyükşehir kasisler konusunda bize yardımcı olmalı. Sadece okul önlerine verdiklerini söylüyorlar ama şehir içinde birçok kasis var. Bizim çocuklarımızın oyun yeri sokaklar.

S.D.B: Mahalle sakinlerinizin ağırlıklı iş alanları ve geçim kaynakları nelerdir?

M.A: Genelde hurdacılık yapıyorlar. Ova işine giderler. Eğitim düzeyi düşük olduğu için mesleki ve sigortalı bir işte çalışamıyorlar.

S.D.B: Mahallenizin bir spor kulübü var mı? Spor sahaları ve sosyal tesisler mevcut mu?

M.A: Hiçbir şeyimiz yok.

S.D.B: Mahallenizde kurulu dernekler var mı? 

M.A: Dernek var ama faal değil. Bugüne kadar bir faaliyetini görmedik.

S.D.B: Bulunduğunuz mahallede eğitim kurumları (Özel-Devlet) var mı?

Sorun yaşıyor musunuz?

M.A: Atatürk İlkokulu ve Ortaokulu mahallemizde bulunmakta. Ama İlçe Milli Eğitim de bu konuda

atıl kalıyor. Okul çevresinde ve birinci kat pencerelerinde korkuluk yok.  Devamlı iletmemize rağmen bir şey yapılmadı. 30 senedir buradayım bu kadar sık müdür değiştiren bir okul görmedim. 6 senelik muhtarlığım boyunca 7 tane müdür değişti. Birine alışmadan öbürü geliyor. Okula gelmeyen çocukların bizim aracılığımızla gelmesi konusunda bizden yardım istiyorlar. Biz de onlara diyoruz ki, sizin de bizimle gelmeniz gerekiyor. Daha etkili olur. Bunun yanı sıra belediyemizden okul bahçesine bank istiyoruz. Güvenlik anlamında Emniyetten okul bahçesine gereken ilgiyi bekliyoruz. Bahçenin içini de gezmesini istiyoruz. Akşamları okulların karşısındaki binalardan gelen şikayetlerden bıktık.

S.D.B: Mahallenizin ulaşım ile ilgili

sorunları var mı?

M.A: Hastane, pazar yerine hiç olmazsa sabah-akşam ulaşım istedik. Büyükşehir'in bize ilettiği mazeret bu sokaklar dar otobüs geçmez, durak koymak zorunda kalırız. Oysa biz durak istemedik. Minibüsçüler Odası Başkanımız Lütfi Çenber'den de bu konuda talepte bulunmuştuk. Sağ olsun Atatürk Mahallesine çıkan minibüsleri bize yönlendirdi. Deneme mahiyetinde bir ay boyunca çalıştılar. Bizim vatandaşlarımız maalesef benimseyemedi. Lütfi başkanımızı da fazla sıkmak istemedik. Kısaca bu soruna çözüm bulamadık. O konuda belediyenin çözüm bulacağına inanıyoruz.

S.D.B: Mahallenizin alt ve üst yapı talepleri var mı? Varsa nelerdir?

M.A: Kazımpaşa'da altyapı

yok denilebilir. İzmir Caddesi üzerine belediyeye kadar yağmur suyu gideri hattı yapıldı ama üst bölgelerde yapılan hiçbir şey yok. Ara sokaklar komple duruyor. Üst yapı ise yama yapıla yapıla kaldırımlar kayboldu.

S.D.B: Mahallenizde sosyal etkinlikler gerçekleştiriliyor mu? Kültür sanat alanında bir üretiminiz söz konusu mu?

M.A: Bizim buralarda sizin anladığınız türden sosyal etkinlik olmaz. Bizim sosyal etkinliklerimiz kavga dövüş...

S.D.B: Mahalle sakinleriniz sizlere daha çok ne tür taleplerle geliyorlar. Bu talepleri ne ölçüde karşılayabiliyorsunuz?

M.A: Bu aralar yapılan talepleri karşılayamayacak duruma geldik. Çözüm mertebesinde muhatap bulamıyoruz. İsteklerimiz ufak, çözülmeyecek talepler değil. Çok şey mi istiyoruz? Çöp ve moloz dökülmemesi konusunda uyaran iki tabela yapılacak ve bu alanlara araç geçişini engellemek için kenar kalırım taşı veya bordür taşı döşenecek. Özellikle Hisarlık Sokaktaki hayvan damlarından insanlar artık bıktı. Kokudan çok şikayetçiler. Ve Atatürk Mahallesi Muhtarı ile birlikte açılması için talepte bulunduğumuz Atatürk Mahallesine çıkan yolun ne zaman açılacağı ve kimin tarafından yapılacağı (büyükşehir mi ilçe belediyesi mi) belirsiz. Bu şekilde hayvan damları da kalkar diye düşünüyoruz. Başka bir çözüm bulamıyoruz. Yol güzergahı olduğu

için hastane için de böylece araç geçebilir.

S.D.B: Bugüne kadar sizi çok şaşırtan bir taleple karşılaştınız mı?

M.A: Bizim mahallemiz çok ilginç. Eşi ile kavga eden, eşi evden kaçan insanlar bile muhtara gelir.

S.D.B: Mahallenizde hala sürdürülen eski meslekler ve mesleklerin ustaları var mı?

M.A: Mezar hasırı yapan bir ustamız vardı ama şu an hayatta değil. Şu an hala sepet yapan bir ustamız var. Ama  oda mesleğini devam ettirecek çırak bulup yetiştiremiyor.

S.D.B: Muhtarlık yetkileri, maaşı ve sosyal güvencesi yeterli mi?

M.A: Değil elbette ki. Maaş biraz arttırıldı ama bence bu çözüm değil. Devlet 2009 yılında çıkardığı yasa ile otomatikman bizi bağ-kurlu yaptı. Ama herhangi bir prim ödenmiyor. Bizim ödememiz gerekiyor. Bizim gibi genç muhtarların çoğu bu durumdan mağdur. Bence maaştan çok sosyal güvence daha önemli.

S.D.B: Eski muhtarları ve o dönemi düşündüğünüzde bugünkü muhtarlığı nasıl değerlendirirsiniz?

M.A: Eskiye göre bizim pek bir etkimiz ve yetkimiz kalmadı. İnsanlar sadece Kaymakamlıktan adres bulamadıkları zaman öğrenmek için bize sormaya geliyorlar. Ama bizim gibi mahallerde halk her şeyi muhtardan bekliyor.

S.D.B: Bizim kurumumuzdan (Menemen'in

Sesi Gazetesi ve Menemen TV) beklentileriniz nelerdir?

M.A: Sorunlarımızı yetkililere iletmede köprü olmanızı ve sesimizi yetkililere iletmenizi istiyoruz.