Rekabet Kalite Üretmeli

S.D.B: Öncelikle kısaca sizi tanıyabilir miyiz?

L.Ç: Menemen'de ikamet ediyorum. Evliyim. 4 çocuk babasıyım. Minibüsçüler Odası Başkanlığı yapıyorum. Bunun yanı sıra taşımacılıkla uğraşıyorum. Gıda sektörü ve inşaat sektöründe de çalışmalarım var.

S.D.B: Kaç dönemdir bu görevi yürütüyorsunuz? Bu işi seviyor musunuz?

L.Ç: İki dönemdir bu görevi yürütüyorum. Evet işimi gerçekten seviyorum.

S.D.B: Bize biraz odanızı tanıtabilir misiniz? Ne zaman kimlerin girişimiyle kuruldu?

L.Ç: Bizim odamız 21 Ekim 1966 yılında

50 üyeyle Minibüsçüler Odası adı altında dernek olarak Ertuğrul Caddesi No: 6 adresinde kuruldu. O zamanlar ilk Yönetim Kurulu Kazım Koyuncu, İbrahim Akkoş, Ahmet Yılmaz, Nihat Özkoç ve Hüseyin Savran'dan oluştu. Eski Başkanlarımız da sırasıyla Kamil Gökçen, Mustafa Karanfil, Veli Yandı, Hüseyin Özşen, Zafer Şahin, Mustafa Mersin, Adil Peker, Abdullah Bulut ve Ali Savaş'ın katkılarıyla odamız bugünlere geldi. 2010 yılından bu yana da bu görevi ben sürdürüyorum.

S.D.B: Bu görevi isterken ki hedefleriniz neydi?  Bugün dönüp baktığınızda hedeflerinizin neresindesiniz?

L.Ç: Tam olarak olmasa da pek çok taahütümüzü gerçekleştirdiğimizi söyleyebilirim. Merkezi plakalarımız

(M plaka) olmadığı için bizim minibüslerimiz eskiden tam minibüs vasfında değildi. Belediye hat ruhsatını alamadığımız için minibüs sıfatı taşımıyorduk. Minibüsçü esnafımızın en büyük sıkıntısı buydu.

İdare mahkemesinde dava açtık, hepsini kazandık ve çok şükür bugün bunları aldık. Şu an esnafımız biraz nefes almış oldu.

S.D.B: Şu an devam eden başka çalışmalarınız ve geleceğe dair beklentileriniz var mı?

L.Ç: Şu an biz kooperatif arabalarıyla beraber çalışıyoruz. Aramızda biraz sıkıntılar ve rekabet var. Haksız rekabet diyelim. Onun için yeni davalar açtık idare mahkemesinde. İlk davamız görüldü. Diğerini de bekliyoruz. İnşallah hayırlara vesile olur.    

S.D.B: Üyelerinizin temel sorunları neler

ve sizlere daha çok hangi konular için geliyorlar?

L.Ç: Kooperatif arabalarından ayrılmamızı

çok istiyorlar. Az önce de belirttiğim gibi yollarda büyük bir rekabet ve sıkıntı var. İki firma olduğumuzdan normalde kalite düzeyinde bir rekabetin olması ve gelişmesi beklenir. Ancak bu durum hizmet kalitesine yansımadığı gibi sıkıntılı bir rekabete dönüşüyor. Bu rekabet şekli yüzünden daha iyi hizmet sunamıyoruz.

Şu anda en acil çözüm bekleyen, en büyük sorunumuz bu. İnşallah en kısa zamanda hiç kimseyi mağdur etmeden bunu da kalıcı bir çözüme kavuşturmayı başarırız.

S.D.B: Odanızın düzenli yürüttüğü ya da katkıda bulunduğu sosyal faaliyetler, çalışmalar var mı?

L.Ç: Her 3 ayda bir şoförlerimizi hocalarımızla beraber oda bünyesinde eğitiyoruz yolculara daha iyi hizmet verebilmeleri için her 3 ayda bir bu çalışmayı mutlaka tekrarlıyoruz.

S.D.B: Üyelerinizden bugüne kadar sizleri çok şaşırtan, unutamadığınız bir talep geldi mi?

L.Ç: Evet, unutamadığım bir talep gelmişti. Bayan yolcularımızdan biri araba hızlı gittiği için arabanın içinde biraz rahatsızlanmış. Arabadan inmek istememiş. Şoförümüz de kendisini odaya getirdi. Elbiselerim kirlendi dedi. Hiç unutamadığım şey bu. 2011'de oldu. Elbiseleri aldık ve kuru temizlemeye verdik.

Kışlık bir mont aldık ve kendisine teslim ettik. O gün bugündür bizi her gün arıyor. Teşekkür ediyor ve ilişkimiz devam ediyor. Bundan da çok memnunuz.

S.D.B: Oda üyeleriniz arasında özel sayılabilecek yetenekleri ya da hobileri olanlar var mı?

L.Ç: Üyelerimiz arasında çok sayıda üniversite mezunu arkadaşımız var. Bunların arasında farklı alanlarda çok yetenekliler var. 

S.D.B: Odaya kayıtlı çalışma hayatını sürdüren veya hayattan

göç etmiş eski usta şoförler var mı?

L.Ç: En son oda kurucu üyelerimizden

iki usta şoförümüzü kaybettik. Ahmet Yılmaz, Mustafa Mersin. Odadaki geçmişleri en aşağı 40 sene. Her ikisine

de Allah'tan rahmet diliyorum. Odamız

çok eski bir kuruluş olduğundan geçmişte kurumumuzda görev yapmış, emeği geçmiş büyüklerimizi bu uzun zaman dilimi içerisinde bir bir kaybediyoruz. Onların kaybıyla hüzünlensek de bizlere bıraktıklarıyla önümüzü daha net görüyoruz. Onların deneyimlerinden çok şey öğrendik. Bugün o deneyimlerin üzerlerine bizler de kendi deneyimlerimizi koyarak yeni nesil oda üyelerimiz ve yöneticilerimize bunları öğretiyoruz. Böylesine köklü ve geleneği olan bir odanın elbette ki ömrü çok uzun

olacaktır.

S.D.B: Menemen Belediyesi ve Menemen Belediye Başkanı Sayın Tahir Şahin ile ilişkileriniz nasıl? Gerektiği kadar işbirliği üretebiliyor musunuz? Aynı şeyleri İzmir Büyükşehir Belediyesi ve kaymakamlık, valilik, hükümet açısından da değerlendirebilirsiniz.

L.Ç: Menemen Belediye Başkanı ile ilişkilerimiz şu anda gayet iyi gidiyor. Hükümet, kaymakamlık ve valilikle de bugüne kadar bir sorun yaşamadık. Ama en büyük sıkıntımız İzmir Büyükşehir Belediyesi'yle. Son 5 yılda bugüne kadar Büyükşehir Belediyesine 300 tane dava açtık. 300 dava bize büyük paralara mal oldu. İsteseydi Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) olarak M” plaka hat ruhsatı verebilirlerdi. Bizi durup dururken dava açmaya zorladılar. Bu dava sürecinde hem bizim esnafımızı zarar gördü hem de büyükşehir belediyesi maddi olarak zarar gördü. Bu yaklaşımlar söz konusu olduğunda İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ilişkilerimizin iyi olduğunu söylemem zor.

S.D.B: Bizim kurumumuzdan (Menemen`in Sesi Gazetesi ve

Menemen TV) beklentileriniz nelerdir?

L.Ç: Bugüne kadar bizim sesimiz oldunuz.  Esnafımızın sorunlarını sizlerin aracığıyla muhataplarına daha etkili anlatabilmemizde büyük sorumluluklar aldınız. Bugün Menemen'in Sesi'nin bir çok konuda büyük atılımlar içerisinde olduğunu görmek bizleri de mutlu ediyor. Biz bu hizmetlerinizi geliştirerek sürdürebilmeniz için üzerimize düşen sorumluluğun farkındayız. Olmamız gereken zamanda ve yerde mutlaka sizlerle güç birliği içerisinde olacağız. Bu tavrın hem kentimize, hem sektörümüze, hem de dayanışmamıza büyük faydaları olacağı inancındayım.

S.D.B: Son olarak sizin eklemek istediğiniz bir şeyler var mı?

Bu arada tüm Müslüman aleminin Ramazanını ve yaklaşan Ramazan Bayramını kutluyorum. Bizlere odamızın çalışmalarını, sorunlarını anlatma fırsatı verdiğiniz için size ve gıyabınızda kurumunuza çok teşekkür ediyorum.

Bizler bir rekabet içerisinde olacaksak bu enerji sarfiyatının hizmette kaliteye yansımasını isteriz. Bunun dışında yaşanacak ve hizmet alanında kalite üretmeyecek her türlü çekişmeyi gereksiz buluyoruz.