Menemen´in Sesi Gazetesi olarak muhtarlarımızla başladığımız ?Mahallenizin Sesi? projesi kapsamında Haykıran Mahalle Muhtarı Hüseyin Şenkal´ı Menemen Medya Merkezi´nde ağırladık.

S.D.B: Kısaca sizi tanıyabilir miyiz?

H.Ş: Menemen-Haykıran mahalle muhtarı Hüseyin Şenkal. Aslen Menemen-Haykıranlıyım.

S.D.B: Muhtarlık görevini kaç dönemdir yürütüyorsunuz? Nasıl muhtar olmaya karar verdiniz?

H.Ş: Muhtarlıkta ilk dönemim. Geçen dönemki muhtarımız Salim ağbinin yanında azaydım. Öyle bir tecrübem de oldu. 2014 seçimleri öncesi arkadaşlar azalar hazır senin de muhtar olmanı istiyoruz dediler. Böyle bir başlangıç oldu. Güzel bir ekip kurduk. Hizmet etmek için ellerinden ne geliyorsa yaparlar. Çok memnunum. Açık yüreklilikle ifade etmek isterim ki, arkadaşlarım olmasa belki de yalnız yapamazdım. Güzel bir çalışma düzenimiz var. Onlar da inşallah bizden memnundur.

S.D.B: Mahallenizin şu anki nüfusu ne kadar?

H.Ş: Nüfus aşağı yukarı bin 300 civarında. Hane sayımız da 450.

S.D.B: Mahallenizde en çok karşılaştığınız sorunlar nelerdir?

H.Ş: Bu dönemlerde elektrikle alakalı sorun yaşıyoruz. Genelde evler kesilmiyor. Sorun sokak lambalarında. Çok sık elektrik kesiliyor ve arıza anlık gideriliyor. Mesela şalter atıyor, gelip yapıyorlar ama köyden çıkmadan yine atıyor. Bu konuda sık sık TEDAŞ Müdürlüğüne dilekçe veriyoruz. Direk ve tellerin yenilenmesi gerekli. İş yoğunluğu nedeniyle köklü müdahale edemediklerini belirterek iş planına göre geleceğiz diyorlar. Ama köylümüze anlatamıyoruz. İlgilenmiyorsunuz diyorlar. 186´yı sen de ara diyoruz. Ben arayacaksam niye muhtar oldun diyorlar. Sadece ben de değil bütün köyler de bu sıkıntılar var. Muhtar söylesin daha çabuk olur düşüncesindeler. Halbuki ben de telefonu açınca senfoni orkestrası dinliyorum 40 dakika. Başvuru yöntemi olarak vatandaşın muhtardan bir farkı yok. Muhtarlara hiç olmazsa ayrı bir hat verilmeli.

S.D.B: Mahalle sakinlerinizden en yoğun gelen talepler nelerdir?

H.Ş: Genelde elektrik ve bir de çok yıllar önceye dayanan bir kanalizasyon patlağımız var. Altyapı kanalizasyon çıktısı kurutma tabir ettiğimiz bir kanaldan geçiyormuş borusu, temizlerken kurutmayı sallama makine patlatmış, o yüzden 10 senedir oradan akıyor. Ve o mahalledeki insanlar bunun sıkıntısını yaşıyor. Büyükşehir yeniden kanalizasyon yapılacak diyor. Ama bu güne kadar bir türlü yapılamadı. Kaç defa dilekçe verdik. Gene olmadı. En sonunda çok ısrarlı olunca 25 gün önce bu sefer madem öyle kanalizasyonu beklemeyeceğiz. Şu an aktığı yerden 150-200 metre köyün dışına Belen´e doğru aynı pis kanalın içine yeniden oradan vereceğiz dediler. Pislik ileri tıkadığı için su yürümüyor. Akar tarafa götürdük. DSİ de oranın temizlemesine bize yardımcı olmuyor. İstimlak yerlerindeki ağaçlar yüzünden oraya makine sokamıyor. 10 yıllık sorun çözülüyor diye sevindik. Bizden önceki muhtar arkadaşlar da uğraşmışlar ama olmamış. Kurutma denilen o pis kanal Belen´in oradan geçtiği için Belenliler demiş ki Haykıran´ın pisliği bizim oraya gelecek. Zaten normalde o kanal Belen önünden geçiyor. Başka yolu yok. Gerekirse kurutmanın önüne beş-altı kamyon toprak atarız bile dedik. Bir çare aradık çözümü için. Velhasıl olmadı Belenli birkaç vatandaşın şikayeti ile çalışma durdu. Bizim yıllardır verdiğimiz dilekçelerimiz ne olacak peki? Yakın zamanda en üzüldüğüm olay bu oldu. Yeniden yapılanmada kanalizasyonların hepsi merkezde bir yerde toplanacakmış. Ama kaç senede olur bilmiyorum.

S.D.B: Mahallenizde çocuklara ayrılmış parklar var mı?

H.Ş: Köyün içinde küçük bir parkımız var. Özel idare döneminde yapılmış, biraz bakıma ihtiyacı var.

S.D.B: Menemen Belediyesi ve Menemen Belediye Başkanı Sayın Tahir Şahin ile ilişkileriniz ve iletişiminiz ne durumda?

H.Ş: Çok güzel. İhtiyacımız olduğunda gerekli görüşmeyi yapıyoruz. Ulaşıyoruz. Başkanımız sağ olsun elinden gelen yardımı yapmaya çalışıyor. Sizler aracığıyla başkanımıza buradan seslenmek isterim. Geçen ramazan ayında iftar yemeğinde Tahir başkan bayanlarımızın isteklerini sordu. Birkaç bayan: binlik borularla kapattığınız kurutmanın üzerine sevgi yolu tabir edilen bir yer yapıldı. Oranın üstü kapatılarak, ışıklandırma ve yürüyüş yolu, dinlenme yerleri yaparsanız çok iyi olur isteğinde bulunmuştu. Başkan da söz vermişti. İnşallah bu ramazana kadar, yaz dönemine yetişir ve düşündüğümüz gibi güzel bir şey olur. Hatta başkanımın o gün söylediği bir lafı hiç unutmuyorum: Orası Haykıran´ın kolyesi olacak demişti. Haykıran kolyesini istiyor.

S.D.B: Menemen Belediyesi´nden acil çözüm bekleyen sorunlarınız var mıdır? Varsa nelerdir?

H.Ş: Menemen Belediyesi´nin 800 sokakta (okul yolu) 7-8 ay önce yaptığı yol çalışması yani parke taşı döşemesi büyük ihtiyaçtı. Çocukların ayakları suyun içinde okula gidiyorlardı. Yalnız yaparken çalışan arkadaşlar bizlerin önerilerine çok kulak asmadılar. Bu nedenle sorun çıktı. Mesela dağlardan gelen küçük küçük dereler var. 500´lük boru bu dereleri kaldırmaz dedik. Geçen sene iftar yemeğinde açtık. Güzel oldu ama dediğimiz yerlerde arızalar meydana çıktı. Yağmur yağdığı zaman fazla yağmasın diye dua ediyoruz. Gece saat 2´de aradıklarında yatağımdan kalkıp çizmelerimi giyip gittiğimde adamın deposu su dolmuş, motoru kurmuş depodan su atıyor. Ya bu dereleri açacağız ya da boruların yanına birer tane daha 500´lük boru koyacağız. Yoksa her yağmurda dua ederiz.  En acil sorunumuz bu. Cami sokakta da aynı sorun var.

S.D.B: İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ilgili beklentileriniz var mı? Varsa nelerdir?

H.Ş: Büyükşehir´de İZSU ile alakalı beklentilerimiz var. Bazı zamanlar iletişim kopukluğu yaşanabiliyor. Genelde ilişkilerimiz iyi denilebilir.

S.D.B: Mahalle sakinlerinizin ağırlıklı iş alanları ve geçim kaynakları nelerdir?

H.Ş: Geçim kaynağımız bağcılık, hayvancılık ama hayvancılık pek kalmadı, çok azaldı. Genelde bağ ve yeşillik yapılıyor. Aşağı yukarı 1.5 seneden beri de yeşillikten yana sıkıntılıyız. Tere, roka, maydanoz genelde İstanbul´a gönderiyorduk. Maalesef 1.5 seneden beri düzgün para yapmıyor. Aşağı yukarı 5-6 sene önce köyler olarak İstanbul işine başladık. Daha önce İzmir içine pazarlara veriyorduk. İstanbul çok iyi gelmişti bize. 1.5 senedir İstanbul´da da para kazanamıyor vatandaş. Ara öğün gibi çok büyük faydası vardı bize. Üzüm parası çıkıncaya kadar yeşillik parası bize destek oluyordu. Durdu denecek noktaya geldi. Durum pek iç açıcı değil. Hayvancılık bitti diye insanlar yeşilliğe yönelmişti. Şimdi ne olacak?

S.D.B: Mahallenizde kurulu spor kulübü, spor sahası ve spor tesisi var mı? 

H.Ş: Haykıran Spor Kulübümüz var. Spor sahamız da var. Maalesef o da çelişkili bir durum. Benim zamanımda gençliğimde bir top sahamız vardı ki top oynamaya imkan yoktu. Olumsuz anlamda ne varsa vardı. Ama biz ona rağmen öğleden sonra olunca tabii ki bahçe işlerinden sonra top sahasına koşardık. Her hafta maç olurdu. Maalesef şimdi oynayan yok. Çok güzel sahamız var kullanan yok. Okul durumu ve iş hayatı nedeniyle şimdi kullanan yok. Eskiden köyde idik, çok sayıda insan dışarda değildi.

S.D.B: Mahallenizde kurulu dernek var mı? 

H.Ş: Cami derneğimiz var. Başka da derneğimiz yok.

S.D.B: Bulunduğunuz mahallede sağlık ocağı var mı?

H.Ş: Sağlık evimiz var. Haftada bir aile hekimi Dr. Şenol bey geliyor. Çok güzel çalışıyor. Hafta içi her gün gelen bir tane de hemşiremiz var. O konuda bir sıkıntımız yok.

S.D.B: Bulunduğunuz mahallede eğitim kurumunuz var mı?

H.Ş: İlkokulu ve ortaokulu olarak okulumuz var. Binamız yeni yapıldı. Bina yapılırken daha üst seviyede derslik (lise) istenilmesi lazımdı. Belen, Doğaköy, Yanıkköy, Görece, Çukurköy, İğnerede öğrencileri taşıma ile bize geliyor. Köyümüz eğitim anlamında merkez. O zaman biraz daha gayret edilse olurdu. Şartlar uygundu. Lise olsa çok iyi olurdu. Menemen´e gidilmek zorunda kalınmazdı.

S.D.B: Mahallenizin ulaşım ile ilgili sorunları var mı?

H.Ş: Ulaşım konusunda hiçbir sıkıntımız yok. Minibüslerimiz var çok güzel çalışıyor. Şimdi bir de ESHOT başladı. Minibüsler için bu biraz sıkıntı oldu. Ben de minibüsçüyüm ama bunlar günün gereği ihtiyaç. Nüfus hızla artıyor. Herkesin müşterisi ayrı.

S.D.B: Mahallenizin altyapı ve üstyapı talepleri var mı?

H.Ş: Kanalizasyonu olmayan yerlerin üst yapı anlamında yapılmasını istemedim zaten. İZSU ile bağlantılı büyükşehir yapacak yolları. Hiç olmazsa sıfır yapalım ve tekrar tekrar uğraşmayalım. Önce altyapı sonra üstyapı olmalı.

S.D.B: Herhangi bir sosyal etkinlik gerçekleştiriliyor mu mahallenizde?

H.Ş: Menemen Belediyesi´nin çalışmaları doğrultusunda sosyal etkinliklere katılmaya çalışıyoruz. Bayanlar Konya´ya gitti. Toplu gezmekte bir kültür işi. Böyle böyle alışacaklar. Kadınlarımız da çok memnun. Farklı yerleri de görmek istiyorlar.

S.D.B: Muhtarlık yetkileri, maaşı ve sosyal güvencesi yeterli mi?

H.Ş: Muhtarlık maaşı benim için önemli değil. Maaş için bu iş yapılmaz. Ama sosyal güvence olmaması en ağrımıza giden konu. Ben isterdim ki maaş az olsun ama hiç olmazsa muhtarın sigortası olsun. Devletten maaş alıp ta sigortası olmayan insan var mı? Muhtar dışında yok tabii. Bu nasıl kanunla bağdaşıyor? Çözemiyorum.

S.D.B: Geçmiş ve bugünkü muhtarlığı değerlendirin desek?

H.Ş: Tabii ki geçmiş muhtarlık daha iyiydi. Muhtarın konumu ne bilemiyorum? Günümüzde muhtar kimsenin umurunda değil, işini göremezse muhtarı hatırlıyor. Bir kişi köye geldiğinde muhtara uğramıyor bile. Benim makamım, yerim belli oysa. Bunlar beni üzüyor. Muhtarın saygınlığı kalmadı.

S.D.B: Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

H.Ş: Konum olarak köyümüz güzel bir köy. Planlı bir köyümüz var. Ama her gün üç, beş kişi köyden yer almaya geliyor. Biz bunu istemiyoruz. Ama vatandaşın da ihtiyacı var, satmak zorunda kalıyor. En büyük eksiğimiz bence: kooperatif. Eğer bir sıkıntı nedeniyle bir yer satacaksanız. Öyle bir kooperatif kursak ne düşer hane başına. Diyelim ki 3´er yüz-5´er yüz.  O an alıcı yoksa alıp bir kenara koysak. Yarın birimizin ihtiyacı olunca o insana satsak, başkalarına gitmese. Birkaç yerde bu çalışmayı gördüm. Zaman gelince bunun acısını yaşayacağız. Genelde arsa satılıyor. İnşallah huzurumuzu bozmayacak güzel insanlar gelir.

Maaş az olsun ama hiç olmazsa muhtarın sigortası olsun