Pandemi dolayısıyla bizim için artık bir rutin haline gelmiş yepyeni alışkanlıklar kazandık. Bunlardan en çok dikkat çekeni ise marketlerden, pazarlardan aldığımız açık veya ambalajlı her ürünü eve gelir gelmez sterilize edip kullanmak rutinimiz haline geldi. Gerek bu ürünlerin temizliğinde, gerek ev temizliğinde bizim için hem pratik hem de en kolay ulaşılabilir kaynak olarak sirke vazgeçilmezimiz oldu. Peki meyve sebzelerimizi yıkarken sirke kullanmak ne kadar doğru?

Aslında sadece şu dönemde değil oldukça uzun zamandır tercih edilen bir sterilizasyon işlemi olarak meyve ve sebzelerimizi temizlemede sirkeyi tercih ediyoruz. Birkaç yıl önce bu kullanımın yapılan araştırmaların ışığında uygun olmadığı sonucuna varılmış, birçok gazete yazısında ve haberde bizlerin bilgisine sunulmuştu. Fakat koronavirüsün hayatımıza girmesiyle ‘Meyve ve sebzeler sirkeli suda yıkanmamalıdır’ ibaresi unutuldu.

Meyve ve sebzeleri yıkamak en çok da zirai amaçla kullanılan pestisitlerden arınmış biçimde tüketime hazır hale getirebilmemiz için önem taşıyor. Aksi takdirde pestisitleri besin yolu ile insan vücuduna alınması solunum, dolaşım, sindirim sistemi gibi daha birçok elzem olan vücut faaliyetinde olumsuz etkilere sebep olabiliyor.

Temelinde yıkama suyuna sirke ilave etmek, asidik bir ortam oluşturarak yetersiz yıkama ihtimalini ortadan kaldırmaktır. Oysaki sirkeli su sadece mikroorganizma yükünü azaltmada etkilidir. Pestisit kalıntılarını azaltma amacıyla kullanılan bu işlem aksine bazı pestisitleri daha etkin hale getirerek besin yoluyla vücuda alınmasına yol açmaktadır.

Bunun yerine bol duru su ile yıkamak, yeşillikleri suda bekletmek en doğru temizleme şeklidir. Bunun yanında pestisitlerin içerdiği bazı zehirli bileşenlerin alkali sularda çok daha hızlı bozulmaları gerekçesiyle yıkama sularına az miktarda karbonat ekleyerek yıkama işlemi yapabilirsiniz.