AH ÇİFTÇİM VAH ÇİFTÇİM!

Bu hafta köşe yazıma geçmeden önce hafta sonu yapılacak olan yüksek öğretim sınavlarına girecek olan öğrencilerimize başarılar diliyorum. Lütfen sınav salonlarına bir saat önceden gitmeyi unutmasınlar. Ayrıca her yıl birçok öğrencimiz geç kaldığından ve kimliklerini yanına almadığından dolayı sınava alınmamaktadır ve mağdur olmaktadırlar. Buradan ailelere de seslenmek istiyorum. Çocuklarınız için siz de 27-28 Haziran’da yapılacak olan sınav öncesinde fedakarlık yaparak tedbiri elden bırakmayınız.

Yaklaşan tarımsal sulama sezonu öncesi haziran ayında ülkemiz coğrafyasında bazı bölgelerde aşırı yağış ve dolu zararı gerçekleşti. Bu görülen zararların tespiti için il ve ilçe tarım müdürlükleri zarar tespitini raporladılar. Şunu unutmayalım, Tarsim sigortası kapsamı dışında kalan tarımsal ürünlerin zararı için çiftçilerimizin mağduriyetlerinin giderilmesi hususunda çalışma yapılması gerekmektedir. Ancak geçmiş yıllarda Tarsim sigortası dışında olmayan yerler için hiçbir şekilde zararları karşılanmamıştır. Bu yıl da zararların karşılanacağı kanaatini taşımıyorum.

Çiftçimiz açısından Tarsim sigortasının önemi büyüktür. Bu sigorta sayesinde en azından hukuki yollar açık olup mağduriyetlerinin giderilmesi konusunda yasal hak kazanmaktadırlar.

Bütün tarımsal ürünlerin Tarsim sigortası kapsamına alınabilmesi için çiftçinin çiftçi kayıt sisteminde muhakkak olması gerekmektedir. Çiftçi kayıt sisteminde olmayan çiftçinin Tarsim sigortası yaptırma hakkı yoktur. Tüm tarımsal ürünler bu sigorta kapsamına alınmalıdır.

Tarımsal sulamaların başladığı şu günlerde özellikle Aşağı Gediz Ovaları’nın planlı sulama programı hakkındaki bilgilerimi paylaşmak istiyorum:

Aşağı Gediz Ovaları, tarımsal sulama suyunu Salihli-Demirköprü Barajı ve Gölmarmara Gölü’nden alınan suyla karşılamaktadır. Su kaynaklarımızda rezervimiz düşüktür. Aşırı kuraklık bölgemizi büyük oranda etkilemektedir. Demirköprü Barajı’ndan 10 Haziran ve 15 Ağustos tarihleri arasında tarımsal su deşarj edilip planlı su dağıtım programı yapılmıştır. Manisa sulamaları 10 Haziran’da başlayıp 5 Ağustos’ta sona erecektir. Menemen sulamaları 28 Haziran’da başlayıp 15 Ağustos’ta sona erecektir. Manisa ve Menemen sulamalarındaki pamuk ve mısır ekili alanlar 15 Ağustos’tan sonra su verilemeyeceği için verim kaybı yaşayacaktır.

Yapılan planlı su dağıtım programında Manisa bölgesinde mısırlar, Menemen bölgesinde pamuk ekili alanlar suyun azlığı sebebiyle verim kaybına uğrayacaktır. 5 Ağustos’tan itibaren Manisa ovalarında, 15 Ağustos’tan itibaren yapılan program gereği Menemen ovalarında su bulunmayacaktır.

Buradan yetkililere seslenmek istiyorum. Kuraklık eylem planını neden yapmadınız? Çiftçilerimizi niye bilgilendirmediniz?

Gölmarmara üzerinde Kum Çayı’nı kapatarak Gördes Baraj inşaatını gerçekleştirdiniz. Bu barajı yaparak Aşağı Gediz Ovaları’nın tarımsal suyunu neden başka bölgelere planladınız?

Gölmarmara Gölü kaynağındaki suyu keserek Gördes Barajı’nı yaptınız. Marmara Gölü’nden Manisa sulamalarının 40.000 hektarlık tarımsal suyunu, Menemen sulamalarının 22.000 hektarlık tarımsal suyunun kaynağını alarak mağduriyet yarattınız.

Başka bölgedeki tarım alanını sulamaya açmak için Marmara Gölü’nün su kaynağını kurutmak ne kadar doğrudur bilemiyorum.

Son olarak Gördes Barajı, Manisa ve Menemen sularının su kaynağını kesmiş olup büyük bir mağduriyet yaratılmıştır.

Bugün için Gördes Barajı’nda 120 milyon m³ su vardır. Bu baraj inşa edilmeseydı Aşağı Gediz Ovaları verim kaybı yaşamayacaktı.

Gördes Barajı’nda biriken su Manisa ve Menemen ovalarının hakkıdır. Bu su Gölmarmara’ya verilirse ürünlerimiz zarar görmeyecektir.

50 yıllık açık sistem sulamalar ekonomik ömrünü tamamlamıştır. Sulama sistemlerinin rehabilitasyonunun yeniden yapılması gözden geçirilmelidir.

Çiftçilerimiz üretim yapabilmek için var güçleriyle çalışmaktadırlar. Ancak ürettikleri ürünün ihtiyacı olan suyun ne kadar verilip verilmeyeceğini hala bilinmezdir. 

Ah çiftçim vah çiftçim!

Saygılarımla.